Saros Körfezi girişinde 91 km kıyı şeridi ile gözde tatil beldesi Gökçeada, bu sene ikincisi gerçekleşecek Ultra Trail’e ev sahipliği yapacak. 2016 yılından bu yana ‘sakin kent’ler içinde yer alan Gökçeada, birçok etnik kökeni içinde barındırdığı gibi kaya mezarları, kaleleri ile yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor. Doğa ve su sporları ile de adından söz ettiren ada, geçtiğimiz yıldan bu yana ise koşu tutkunlarının yeni adresi oldu. Bu sene 30-31 Mayıs tarihlerinde ikincisi düzenlenecek Gökçeada Ultra Trail’de koşu severleri yeniden ağırlamaya hazırlanan Gökçeada, katılımcılara eşsiz bir ada deneyimi sunacak.
Intersport ve Salomon sponsorluğunda, Uluslararası Patika Koşusu Birliği (ITRA), patika koşusu yönetmeliğine uygun şekilde düzenlenecek organizasyon; 5K, 11K, 33K, 44K’lık parkurlarda koşulacak. Organizasyon; Gençlik ve Spor Bakanlığı, Çanakkale Valiliği, Gökçeada Kaymakamlığı, Gökçeada Belediyesi, Çanakkale Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü ve Türkiye Atletizm Federasyonu destekleriyle gerçekleşecek.
GÖKHAN GÖRGÜLÜ: ORGANİZASYONUN BİR PARÇASI OLMAK BÜYÜK HEYECAN VE GURUR VERİCİ
Doğa ile iç içe, tarihi dokusu ve eşsiz manzaralarıyla katılımcılara unutulmaz bir deneyim sunacak Gökçeada Ultra Trail öncesinde Intersport Türkiye Genel Müdürü Gökhan Görgülü, organizasyonun bir parçası olarak büyük heyecan ve gurur yaşadıklarını dile getirdi. Gökhan Görgülü, “Spor, sadece bir performans değil, tutku ve yaşam biçiminin ortaya çıkması. Gökçeada'nın benzersiz doğasında bu yıl da toplanan sporseverlerle birlikte sporun birleştirici gücünü hep birlikte hissedeceğiz. Intersport, sporu branş ayırt etmeksizin her tarafıyla kucaklıyor ve sporcunun yanında yer alıyor. Amacımız sadece profesyonel sporculara değil, sporu yeni keşfedenlere dokunmak ve daha fazla insanı aktif yaşamaya teşvik etmek. Intersport Türkiye olarak son yıllarda bu yaklaşımımız sayesinde sporla yeni tanışan binlerce kişiyle buluştuk. Gökçeada Ultra Trail gibi etkinliklerde yer alarak, markamızı kitlelerle bir araya getiriyor ve sporun gerçekten herkes için olduğunu gösteriyoruz. Bu organizasyonlar sadece bir yarış değil; doğayla, bedenimizle ve sporun özüyle yeniden bağ kurma fırsatı” diye konuştu.