Ne kadar mantıksız, gereksiz, anlamsız ve boş iş varsa..
CHP hepsini yapıyor..
“Aymazlık ve hadsizlik”te hiç sınır tanımıyorlar..
…
BİR..
Adam şu anda tutuklu ve dünya kadar yolsuzluk, hırsızlık, haksızlık varsa hepsiyle suçlanıyor..
Üstelik “üniversite” diploması da iptal edildi..
Yani;
Milletin kanını emmesi bir yana, “Cumhurbaşkanı” seçilebilmesi için de gereken hiçbir özelliğe sahip değil artık..
Ama..
CHP’liler ısrarla, “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” gibi absürd mitinglerle Ekrem İmamoğlu’nu yargının elinden kurtarıp “Cumhurbaşkanı adayı” yapmaya çalışıyor..
Bunun; “öküzün altında buzağı aramak”tan bir farkı var mı?
Yaptıkları ve yargıyı ekarte etmeye çalışmaları “tepeden tırnağa aymazlık ve hadsizlik” değil mi?
…
İKİ..
Muratpaşa Belediye’sinin Başkanı Ümit Uysal’a bakın..
Daha Muratpaşa’yı bile yönetemiyor..
Hatta Muratpaşa ilçesini sadece “Lara”’dan ibaret sanıyor..
Ve ‘hizmet ayıbını” örtmek için de..
- “CHP’nin genel başkanlığına adayım” diye atıyor kendini ortaya..
- “Ben Antalya’nın Büyükşehir Başkanı olmalıydım” diyerek, bulunduğu makamı küçümsüyor..
- Forumlar falan düzenleyip, “Türkiye’nin aslında nasıl yönetilmesi gerektiği” konusunda ahkam kesiyor..
- Hatta, “yönetim ve siyaseti” ile dünya liderlerinin hayran olduğu Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ülkeyi nasıl yönetmesi gerektiğini söyleyecek kadar da ileri gidiyor..
Bunlar, “tepeden tırnağa aymazlık ve hadsizlik” değil de nedir?
…
ÜÇ..
Antalya Büyükşehir’in Başkanı Muhittin Böcek..
Koltuğa oturalı 6 yılı geçti, ama hala “kentin öncelikleri”nin ne olduğunun farkında değil..
Ya da farkında, Antalya halkını “geri zekalı” yerine koyuyor..
- Kentin trafiği tam bir keşmekeş..
- Bu keşmekeşe çözüm bulmak yerine, “148 akıllı kavşak yaptım.. Otobüslere sağ şeride çektim” türünden “zottirizolli” işlerle milleti kandırıyor..
- Bunlar konuşulmasın, tartışılmasın diye de festivallerle, konserlerle, eğlencelerle göz boyuyor..
- “Tasarruf tedbirlerini” bahane ederek çalışanlarının altındaki servisleri kaldırıyor, ama şanlı-şöhretli(!) gazeteci ve sanatçılar için uçak biletlerine, 5 yıldızlı otellere, şenliklere çuvalla para harcıyor..
- Siyaseti de ilginç.. Bir bakıyorsunuz Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu için koşturuyor, bir bakıyorsunuz Kemal Kılıçdaroğlu ile can-ciğer kuzu sarması gibi oluyor..
Özetle..
Antalya halkını ve CHP’li seçmeni resmen “enayi” yerine koyuyor..
Bu tavır, aymazlık ve hadsizlik değil de nedir?
…
DÖRT..
Manavgat Belediye Başkanı Niyazi Nefi Kara..
Konyaaltı Belediye Başkanı Cem Kotan..
Döşemealtı Belediye Başkanı Menderes Dal..
Ve “Alanya” hariç diğer bütün CHP’li belediye başkanları..
Ya bizzat ilçelere gidip görün ya da bu belediyelerin internet sayfalarına girin bültenlerine bakın..
“Tek bir tane” bile hizmet üretmediklerini, borç edebiyatı yaptıklarını, “kültür faaliyetleri” adı altında konser, şenlik ve eğlencelerle (ha bir de ziyaretlerle) günlerini gün ettiklerine şahit olursunuz..
Milletin oylarıyla seçilip, millete hizmet etmemek aymazlık ve hadsizlik değil de nedir?
…
Liste çok uzar..
Ciltlerce ansiklopedi veya roman bile olur..
İttihat Terakki ile başlayan ve bugüne kadar hala varlığını sürdüren “aymazlık ve hadsizlik zihniyeti” CHP’de hiç değişmeden ve gelişmeden aynen devam ediyor..
Özgür Özel’i dinledikçe de halkın gündemini hiç umursamadıklarını görmek, CHP’nin bu ülke için “umutsuz bir vaka” olduğunu daha net ortaya koyuyor..
CHP’li seçmen bunu ne zaman görecek, gerçekten merak ediyorum..